Finike

Finike’de, kilometrelerce uzunluktaki kumsallar, ışıl ışıl bir deniz, tarihe ışık tutan antik kalıntılar ve mis kokulu portakal bahçeleri sizleri bekliyor. 

Antalya’ya 117 km. uzaklıktaki Finike, Antalya’nın batısında, Teke Yarımadası üzerine kurulmuştur. İlçe, kuzeyinde Elmalı, kuzeybatısında Kaş, doğusunda Kumluca, batısında Demre ve güneyinde Akdeniz ile çevrelenmiştir. 

M.Ö. 500’lü yıllarda Fenikeliler tarafından bir liman kenti olarak kurulan, eski adı Phoenicus olan Finike’nin yer aldığı bölgede, M.Ö. 3000’li yıllardan bu yana yerleşim olduğu bilinmektedir. Ancak M.Ö. 2000 yılından daha önceye giden bir yerleşimin kalıntıları bulunamamıştır. Likya’nın başkenti olan Limyra’nın tarım ürünleri ihraç ettiği bir liman görevi gören ilçe, Fenikelilerin en önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Bizanslılar, Anadolu Selçuklu Devleti, Tekeoğulları Beyliği ve Osmanlıların hakimiyetinde kalan Finike, daha önce Elmalı’ya bağlı iken 1914 yılında ilçe olmuş, 1937 yılında da şimdiki adına kavuşmuştur. 

Finike’nin ekonomisi, turizm ve tarıma dayalıdır. En önemli geçim kaynakları arasında turfanda sebze ve narenciye üretimi olan ilçe de balıkçılık da önemli bir faaliyet koludur. Portakallar diyarı olarak tanınan ilçe, dünyanın en lezzetli portakallarından biri kabul edilen coğrafi işaretli Finike Portakalı ile oldukça ünlüdür. 

İlçenin bir diğer önemli değeri, tarihi Limyra Bölgesi’ndeki ocaklardan çıkarılan Limyra taşıdır. Hafif, dayanıklı ve yalıtkan oluşu nedeniyle dış kaplama malzemesi olarak kullanılan taş, iç ve dış pazarlarda büyük rağbet görmektedir.  

Akdeniz ikliminin tipik özelliklerinin görüldüğü Finike, akarsular yönünden oldukça zengindir. İlçeyi çevreleyen dağlar, sıcağa dayanan maki toplulukları ve çam ağaçlarıyla kaplıdır. Zengin bir doğal hayatın izlerinin görüldüğü ilçe, dünyada yalnızca Finike’de görülen Finike Semenderi’ne ev sahipliği yapmaktadır.

Tarih boyunca önemli bir liman kenti olan Finike, günümüzde oldukça gelişmiş özelliklere ve konforlu olanaklara sahip marinası ile yat turizminin en popüler destinasyonlarından biri olarak, ülkenin turizm potansiyeline katkı sağlamaktadır. 

İlçe, Gökbük Kanyonu, Suluin Mağarası, Ördübek Yaylası gibi doğal güzelliklerinin yanı sıra, Limyra ve Arykanda Antik Kentleri ile de tarihsel açıdan önem taşıyan zenginliklere sahiptir.  

Her yıl geleneksel olarak düzenlenen, Akdeniz’in en renkli festivalleri arasında yer alan Uluslararası Finike Portakal Festivali, konserler, yarışmalar, ödül törenleri ve türlü etkinliklerle, ilçenin adını daha geniş kitlelere duyurarak, yüzlerce yerli ve yabancı misafiri ağırlamaktadır. 

28 km'lik sahil şeridi bulunan, benzersiz kumsalları ile ülkenin en uzun plajlarından birine sahip olan ilçe, günümüze kadar bozulmadan kalabilmiş doğası ile huzur ve sakinlik arayanların adresi olmaya devam etmektedir. 

EDİTÖRÜN NOTU: 

Beydağları’nın yamaçlarına saklanan, ziyaretçilerini, geçmiş çağlarla buluşturan gizemli Arykanda Antik Kenti’nin kalıntıları arasında dolaşmadan,

Antalya’nın gizli cennetlerinden biri olan, sarp kayalıklar arasında, trekking, yamaç paraşütü, kano ve her türlü doğa sporunun yapılabildiği Gökbük Kanyonu’nda, heyecan ve adrenalin dolu saatler geçirmeden,

Giriş kısmının büyüklüğü ile Asya’daki ağzı en geniş mağaralar arasında ilk sırada yer alan, sarkıt, traverten ve farklı büyüklüklerdeki havuzlarıyla bir doğa harikası olan Suluin Mağarası’nı keşfetmeden,

Güzelliğiyle Finike kıyılarını süsleyen, Mavi Bayraklı Gökliman Plajı’nın çakıllarla kaplı sahilinde güneşlenip tertemiz berrak sularında yüzmeden, 

İncecik kabuğu, rengi, sululuğu, aroması ve tadı ile Türkiye’nin en önemli marka değerleri arasında yer alan Finike Portakalı’nı tatmadan

Finike’den ayrılmayın!